İçeriğe geç

Çocuğa öz denetim nasıl kazandırılır ?

Çocuğa Öz Denetim Nasıl Kazandırılır? Bir Anne ve Çocuğun Hikayesi

Kayseri’nin o sakin sokaklarında yürürken, bir gün çocukluğumu düşündüm. Evet, bazen bu küçük kasaba, içinde büyük hayallerin büyüdüğü bir yer gibi gelir bana. O gün, parktan geçerken karşılaştığım bir manzara, bir çocuğun dünyasına dair sorgulamalar yapmama neden oldu. Bir anne, oğluna her zamanki gibi “Hayır, bu sefer o çikolatayı almayacaksın!” diyordu. Çocuk, gözlerinde sabırsızlıkla bakarken, bu basit ama derin an bana, çocuğa öz denetim kazandırmanın ne kadar zor olduğunu hatırlattı.

Bir Çocuk ve Çikolataya Karşı Verilen Mücadele

O an, bu küçük sahne bana, çocuğa öz denetim kazandırma sürecinin ne kadar karmaşık ve duygusal bir şey olduğunu gösterdi. Çocuk, çikolatayı istemekle kalmıyor, sanki o an her şeyin en önemli şeyi buymuş gibi davranıyordu. “Bir tane alsam ne olur ki?” dedi. Annesi, elleriyle çikolatayı geri koyarken, yüzünde hem bir kararlılık hem de biraz da çaresizlik vardı. Çocuğunun gözlerindeki hayal kırıklığını görebiliyordum. O an, aslında çocuğa öz denetim kazandırmanın sadece bir eğitim meselesi olmadığını, duygusal bir yolculuk olduğunu fark ettim.

Oğlunun ısrarına dayanamayan ve sonunda çikolatayı almasına izin veren anne, gözlerinde yorgunlukla “Bir dahaki sefere yapma, tamam mı?” demişti. O an, beni hem üzen hem de düşündüren bir şey vardı: Bu ne kadar kalıcı olurdu? O anki çikolata sevincinden sonra, oğluna denetim kazandırmanın yolu neredeydi? İçimde bir yerlerde, çok net bir şekilde bir şey hissettim: “Çocuklara öz denetim kazandırmak, sadece bir ödül-ceza meselesi değil.”

Bir Annenin Umudu ve Hayal Kırıklığı

Bu sahneden birkaç gün sonra, evde yazı yazarken yine aynı şeyi düşündüm. Hatırladım, küçükken bazen kendimi o anne gibi hissettiğimi. Kayseri’deki o soğuk akşamüstlerinden birinde, annem bana sabırla, “Hayır, bu hafta sonu dışarı çıkmayacağız, çünkü sınavın var.” demişti. O zaman anlamamıştım, sadece sinirlenmiş ve hayal kırıklığına uğramıştım. Ama sonra, büyüdükçe o anı bir anı olarak değil, bir ders olarak hatırladım. O günün sonunda, sınavı geçince ve dışarı çıktığımda hissettiğim gurur, o kararın ne kadar doğru olduğunu anlamama yardımcı olmuştu.

O günden sonra annem bana, daha fazla öfkeyle yaklaşmaktansa, daha anlayışla ve sabırla yaklaşmayı öğrenmişti. O duygusal anlar, aslında bana ne kadar kıymetli bir şey öğretiyordu: Öz denetim, sadece “Hayır” demekle ilgili değil, aynı zamanda duyguları kontrol etme yeteneğiyle ilgili. Çocuklara öz denetim kazandırmak, sadece onların davranışlarını değil, duygusal zekalarını da şekillendirmeyi gerektiriyor.

Çocuklara Öz Denetim Kazandırmanın Duygusal Zorluğu

Bir gün, küçük yeğenimle dışarıda yürürken, yine aynı şeyi gözlemledim. Bir oyuncak dükkanının önünde, gözleri parlayan ve elini tutup beni zorlayan bir çocuk. “Bunu almak istiyorum,” dedi. Ama ne yazık ki, ona almak mümkün değildi. O an, çocuk bir anlığına öfkelenip, ağlamaya başladı. İçimden, “Bu kadar kolay değil, değil mi?” diye geçirdim. Çocuklar, istemekle kalmıyorlar; duygularını anlık olarak dışarı vuruyorlar. Ama onlara öz denetim kazandırmak, sadece bu anlık duyguları yönetebilmeleri için bir yol öğretmek demek.

Yeğenim bir süre sonra sakinleşti, çünkü ona sadece “Hayır” demekle kalmadım; ona neden almadığımı açıklamaya çalıştım. Küçük bir örnekle, onun bu duygusal çıkışını yönetmesine yardımcı oldum. İşte bu, öz denetimi öğretmenin çok daha derin bir yönüydü. Çocukların sadece dışarıya karşı değil, iç dünyalarına da hakim olmayı öğrenmesi gerekiyor. “Bunu almak istiyorum, ama şu an almayacağım,” demek, onlara aslında en büyük özgürlüğü verir: Kendilerinin farkında olmalarını sağlar.

Sonuçta: Bir Yolculuk ve Sabır

O gün, annesinin oğluna çikolatayı alıp almayacağı meselesinde yaşadığı karmaşa, bana bir kez daha gösterdi ki, çocuğa öz denetim kazandırmak, sabır gerektiren bir yolculuktur. Bu, sadece bir anda olan bir şey değil. Öz denetim, duyguları anlamayı, kontrol etmeyi ve doğru zamanı beklemeyi gerektiriyor. Çocuklar bu konuda bizden örnek alır. Ve biz, onlara sadece “Hayır” demekle kalmayıp, onlara duygularını nasıl yöneteceklerini de öğretiyoruz.

Benim için, bu yazıyı yazarken bile, aslında kendi içimde de bir öz denetim süreci işliyordu. Hayat, bazen çok hızlı ve ne istediğimizi hemen almak istiyoruz. Ama gerçek öz denetim, o anı geçirebilmek, sabırla beklemek ve sonunda neyin doğru olduğunu fark edebilmekten geçiyor. Çocuklarımıza bunu öğretebilmek, en büyük mirasımız olur. Belki de hayat, biraz da böyle bir şeydir: Sabırla, öz denetimi öğrenmek ve bu dersi bir sonraki nesile aktarmak.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort deneme bonusu veren siteler 2025
Sitemap
bets10